Daha lisede iken başlamıştı mide ağrılarım. TÜBİTAK sınavına hazırlandığım yaz, mide ağrısından kıvrandığımı hatırlıyorum- lise ikiyi bitirdiğim yaz. Ağrıdan öleceğimi zannederdim ama çalışmaya devam ederdim. Çekilen mide filminde ülser bulunmuştu.
Kaliforniya’ya taşındıktan sonra artmıştı mide ağrılarım. Değişik mutfaklar vardır Kaliforniya’da. Amerikanın en batısında olduğu için Doğu Asya ülkelerinden gelen göçmenler ve çok eskiden beri orada yaşamakta olan Meksikalılar kendi yemek kültürlerini devam ettirmişlerdir. Mide ağrılarım artınca doktora gittim, sağlık sigortamız var, belirli düzeyde sağlık hizmeti alabiliyoruz orada. Helicobacter pylori testi yapıldı, tedaviye olumlu cevap verdim, böylece mide ağrılarımın bir kısmı geçmiş oldu. Gene olur olmaz zamanda midem ağrırdı ama yapacak bir şeyim yoktu.
Mide ağrılarımla birlikte yaşamaya alışmıştım bir yerde. O aralar sigarayı bırakmayı başardım arkasından kahveyi. Türkiye’de iken çok içmemekle birlikte, Amerika’da çok artırmıştım kahve içmeyi. Cumartesi öğlen yemeğinde bazen yumurtalı menemen yiyip eşimle karşılıklı içiyorduk Türk kahvemizi. Yorgun ve mutsuz geçiriyordum cumartesi öğleden sonralarımı. Bunu da Amerika’daki yaşamımın sıkıcılığına bağlıyordum.
İstanbul’da olduğum ve mide ağrılarımın çok arttığı bir devrede, doktorumun önerdiği testi yaptırdım. 56 gıda maddesine karşı uyumsuz çıktım. Agar, keten tohumu, süt, peynir, yoğurt, kahve ve yumurta sarısına hassasmışım.
Hem kahveye hem de yumurta sarısına uyumsuz olduğumu öğrendikten sonra, cumartesi günleri, yumurtalı menemenin ve Türk kahvesinin ardından hissettiğim yorgunluk ve hatta depresif durumun nedeni gıda uyumsuzluğu olabilir mi acaba diye düşünmeye başlamıştım ama sonuçları almamdan sonra, gıda uyumsuzluğu olayını tam olarak kavrayıp uygulamaya geçirmem yaklaşık bir yıl sürdü.
Diyetimdeki en büyük değişikliği sabah kahvaltısında yapmak zorunda kaldım. Sabah kahvaltısında, çay-peynir-ekmek üçlüsünün üzerine daha leziz bir kahvaltı olmaz diye düşünürken şimdilerde sadece yulaf ezmesi ile çay oluşturuyor kahvaltımı. Üzerine çok az şeker pancarı şekeri (şeker kamışına da pozitiflik çıktığı için) ve tarçın koyuyorum. Bu bulamacı o kadar çok seviyorum ki, yerken midemin çok mutlu olduğunu hissediyorum. Bunun nasıl bir duygu olduğunu açıklamak zor.
Bazı uyumlu olmayan gıdaları vücudum zaten bana bildiriyor. Shitake mantarı, Çin yemeklerinde kullanılan bir mantar, bir yerlerde vücuda yararlı olduğunu okumuştum. Bir ara birkaç defa pişirdim. Bizde daha çok bulunan mantar cinsine uyumsuz değilim, sadece Shitake mantarı. Bir türlü sevemedim o mantarı. Keten tohumunun, göğüs kanserini önleyici yararlarını okuyup bir ara onu da denemiş aynı sebepten bırakmıştım. Test sonuçlarına göre ikisine de uyumsuzum.
H.U.: Hastalarım dokunanların bazılarını zaten hiç sevmediklerini ve yiyemediklerini söylerler.
Uyumlu olmayan gıda maddelerinin bazılarını hala yemeğe devam ediyorum, ama çok az olarak ve aynı gün içerisinde birkaç tanesini almamaya çalışarak. Seyahat etmediğim sürece, hiç mide ağrısı çekmeden yaşayabiliyorum. Öğle yemeklerimi evden götürüp, çoğunlukla akşam yemeklerini de evde yediğim dönemlerde hiçbir mide sıkıntım olmuyor. Yolculuklarda ne kadar dikkat edersem edeyim mide ağrısından 3-4 gün ızdırap çekiyorum.